CHP’li Gürer: Pestisitin satışı ve ülkeye girişi kesinlikle yasaklanmalıdır

CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köy işleri Komisyon Üyesi Ömer Fethi Gürer, Türkiye’nin ihraç ettiği ürünlerin pestisit ve aflatoksin nedeniyle geri gönderilmesine dikkat çekerek açıklamada bulundu.

Gürer, yaptığı açıklamada, Avrupa Birliği Yem ve Gıda için Hızlı Alarm Sistemi’ne son 2 yılda pestisit ve afrotoksinli ürün için iletilen 10 bin 44 bildirimin 853’ünün Türkiye’den ihraç edilen ürünler için yapıldığını belirtti.

Pestisit kullanımında çiftçinin sorumluluğu olmadığını söyleyen Gürer, iktidarı sorumluluk almaya ve denetim yapmaya çağırdı. Gümrükten geri dönen ürünlerin imha edildiğine vatandaşların inanmadığını ifade eden Gürer, şunları kaydetti:

“TARIMDA SORUNLAR BİR DEĞİL, BİN TANE”

“Tarımda sorunlar bir değil, bin tane. Bunlardan biri de pestisit kalıntıları nedeniyle ihraç edilen ürünlerin geri gelmesi. Aflatoksinli ürünler ülkemize iade edilmeye başlandı. 2023-2024 yıllarında dünyada 10 bin 44 bildirim olmuş ve bu bildirimlerden 853’ü Türkiye üzerinden ihraç edilen ürünlerde tespit edilmiş.

Böyle olunca pestisit ile ilgili pestisit ve aflatoksinle ilgili dikkatler yurt içindeki ürünlere de döndü. Özünde bu çiftçilerden kaynaklanan bir durum değil çünkü bunlar ruhsatlandırılmış ilaçlar. Ruhsatlandırılmış ilaçlarda yapılan incelemeler sonunda ortaya çıkan bu durum, ürün iadesini gerektiriyorsa, insan sağlığına zararlı olan bu ilaçların ruhsatlandırılmaması ve Türkiye’de satışına izin verilmemesi gerekir.

Avrupa Birliği uyum yasaları sürecinde, 2006 yılından sonra Türkiye bu konuda hassasiyetini artırdı ve belli oranda pestisitin Türkiye’de yasaklanması sağlandı. Ama bu yeterli olmadı. Avrupa Birliği Yem ve Gıda Hızlı Alarm sistemine takılan ürünlerimiz nedeniyle Türkiye, ihracatçı bir ülke olarak önümüzdeki süreçte sorunlar yaşayabilir. Bir ülkede ortaya çıkan pestisit kalıntısı, diğer ülkelerde de anında görülebiliyor ve Türkiye’nin gönderdiği ürünler gümrüklerden dönmeye başlıyor.

“YASAKLANMASI VE SIKI TAKİP EDİLMESİ GEREKİYOR”

Gümrüklerden dönen ürünlerin Türkiye’de tekrar incelendiği belirtiliyor. Bunların imha edildiği açıklansa da toplum güveni bunların imha edildiği yönünde değil. Nedeni de şu, o gönderilen ürünün üretildiği alanlardaki ürünler, Türkiye pazarında satılabiliyor.

Bu nedenle, tarım zehri olarak kullanılan ve insan sağlığına zararlı olan ürünlerin kesinlikle yasaklanması ve sıkı takip edilmesi gerekiyor. Bunu yapacak olan, Tarım ve Orman Bakanlığı. Çiftçilerin eğitilmesi de bu konuda önemli.

Avrupa’da Türkiye’ye göre daha az zehir kullanılıyor. Tarım zehirlerinde Türkiye’de dekara 27 kilogram zehir aılırken Avrupa’da bu oranın 18 kilograma kadar düşüyor. Bakanlık, çiftçilerin üretim sürecinde ne kadar pestisit kullanacağını yönlendirmeli ve hem iç hem de dış pazara verilen ürünleri sıkı denetim altına almalıdır. Zincir marketlerin kendi laboratuvarlarını kurmalı. Ürünler hal ve market girişlerinde kontrol edilmeli.”

“NEDEN TÜRKİYE İÇİN 853 BİLDİRİM YAPILIYOR”

Tarım ve Orman Bakanı’na seslenen Gürer, sözlerine şöyle devam etti:

“Sayın Bakan’a Türkiye’de pestisit kullanımının azaltılması, biyolojik mücadele ve organik tarım konularında sorular yönelttim. Vermiş olduğu yanıt ise bu konuda takibin devam ettiği yönündeydi. Bakan’ın verdiği yanıta göre, taze meyve ve sebzelerde tavsiye dışı, yasaklı ve hatalı pestisit kullanımının önlenmesi amacıyla çeşitli denetimlerin yapıldığı belirtilmişti.

Sayın Bakan bu denetimler yapılıyorsa neden Türkiye, AB Yem ve Gıda Hızlı Alarm Sistemi’nde iki yılda 10 bin bildirimin 853’inin çıktığı ülke oluyor? Türkiye’de ilk kez ruhsatlandırılacak bitki koruma ürünlerinin aktif maddeleri, Avrupa Birliği ve G8 ülkelerinden ruhsatlı olması şartı aranıyor.

Ama bu yetmemeli, çünkü bu ruhsatlandırılan ürünlerde de sorun yaşanıyor. Onlar da tekrar incelenerek bilimsel olarak faydası ve zararı gözetilmeli; ürün üzerinde kalıcı olanlar mutlak suretle yasaklanmalı.

“SORUN TARIM ZEHİRİNE HAKİM OLAN ÜRETİCİ FİRMADAN KAYNAKLANIYOR”

Pestisit ile ilgili yapılması gerekli olan, ruhsatına izin verilen ürünlerin ürün üzerindeki kalıcılığı dikkate alınarak, o ürünlerin Türkiye’de kullanımına ve satışına izin verilmemelidir. Sorun çiftçiden kaynaklanmıyor, sorun bunu dünyada üreten, 5 tane tekelleşmiş ve yüzde 70 tarım zehrine hâkim olan üretici firmadan kaynaklanıyor.

Eğer bu pestisit insan sağlığı için zararlı ise o pestisitin satışı ve ülkeye girişi kesinlikle yasaklanmalıdır. Zararlı böcekler, zararlı hayvanlar ve kemirgenler gibi olmaması gereken ürünlerin zararları ile ilgili pestisit kullanılıyor ama bu pestisitin toprağa, suya, havaya, yani doğaya da zarar verdiği unutulmamalı.”

Related Posts

Bakan Güler KKTC’nin Ankara Büyükelçisi Korukoğlu’nu kabul etti

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Ankara Büyükelçisi İsmet Korukoğlu’nu kabul etti. Görüşmede ikili savunma ilişkileri ve bölgesel gelişmeler ele alındı.

Binanın çatısına çıkıp çocukları yangından kurtardı: Hademeden madalyalık kurtarma operasyonu

Paris’te bir okul hademesi olan Fousseynou Samba Cissé, işten çıktıktan sonra karşılaştığı yangında altı kişiyi kurtararak kahraman ilan edildi. Altıncı kata tırmanarak alevler içindeki daireden çocukları alan Cissé, kalabalığın gözleri önünde gerçekleştirdiği bu cesur hareketle Fransız hükümetinin takdirini kazandı.

‘Trump, Ukrayna’ya 300 milyon dolarlık askeri yardım tahsis etmeyi planlıyor’

Trump’ın Ukrayna’ya 300 milyon dolarlık askeri yardım tahsis etmeyi planladığı öne sürüldü.

Cumhuriyeti hedef alan Ahmet Hamdi Çamlı Cumhuriyet savcılarını göreve çağırdı!

AKP’li Çamlı, “iftira ile çamur ve tantana” ile hedef alındığını iddia etti. Durumun devlet ve milleti rahatsız ettiğini söyledi.

İzmir Valisi orman yangınlarında elektrik dağıtım şirketlerini adres gösterdi, Cumhurbaşkanlığı ‘asılsız iddia’ dedi

İzmir Valisi Süleyman Elban, kentte geçen hafta meydana gelen yangınların tamamının elektrik hatlarından kaynaklı olarak başladığını açıklamıştı. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ise açıklamanın adresini “sosyal medya ve bazı mecralar” olarak değiştirdi, “kamuoyunu yanıltmaya yönelik asılsız iddialar dezenformasyon” dedi.

‘Yeliz’ lakaplı Ahmet Hamdi Çamlı, yine Atatürk dönemini hedef aldı: ‘Seninki sadece Dersim’de 50.000 Alevi’yi katletti’

“Kanlı 1923 darbesi” ifadesiyle tepki çeken eski AKP Milletvekili, “Yeliz” lakaplı Ahmet Hamdi Çamlı, bir kez daha Atatürk dönemini hedef alan paylaşımda bulundu. Sosyal medyada “Atatürk fotoğraflı” bir kullanıcıya yanıt veren Çamlı, “Seninki sadece Dersim’de 50.000 bebe, yaşlı, kadın Alevi katletti…” dedi.