Anayasa Mahkemesinin, HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel’in yasama dokunulmazlığının kaldırılmasına ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) kararlarının iptal isteminin reddine ilişkin kararının gerekçesinde, ilgili işlemlerin anayasa, kanun ve TBMM İçtüzüğü’ne aykırı olmadığı ifade edildi.
Anayasa Mahkemesi Genel Kurulunun Güzel’in yasama dokunulmazlığını kaldıran 1 Mart tarihli iki ayrı TBMM kararının iptal isteminin reddine ilişkin 22 Mart’taki kararının gerekçesi, bugünkü Resmi Gazete’de yayımlandı.
Buna göre, HDP Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç’un başvurusu üzerine iptal istemini görüşen Yüksek Mahkeme, her iki kararın da anayasa, kanun ve TBMM İçtüzüğü’ne aykırı olmadığına, iptal istemlerinin reddine karar verdi.
Anayasa Mahkemesinin kararının gerekçesinde, Güzel hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçunu işlediği iddiasıyla soruşturmalar yürütüldüğü, ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yasama dokunulmazlığının kaldırılması talepli fezleke düzenlenerek Adalet Bakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı aracılığıyla TBMM Başkanlığına gönderildiği ifade edildi.
Konuyla ilgili Cumhurbaşkanlığı tezkeresinin TBMM’de ilgili komisyona havale edildiği, komisyon tarafından rapor hazırlanmak üzere Hazırlık Komisyonu kurulduğu, raporların ardından da Karma Komisyon tarafından 22 Şubat’ta Güzel hakkındaki 2 ayrı soruşturma dosyası bakımından dokunulmazlığının kaldırılmasına oy çokluğu ile karar verildiği bildirildi. Bu raporların da TBMM Başkanlığına sunulduğu anlatılan kararda, TBMM Genel Kurulu tarafından 1 Mart’ta komisyon raporları doğrultusunda ilgili kararın alındığı aktarıldı.
Yüksek Mahkemenin kararında, konuyla ilgili TBMM’de Hazırlık Komisyonu’nun oluşturulması ve Karma Komisyon’un faaliyetlerinin anayasa ve TBMM İçtüzüğü’ne aykırı bir yönünün bulunmadığı kaydedildi.
Genel Kurulda başka dosyalar bulunmasına rağmen Güzel hakkındaki dosyanın öncelikle görüşülmesinin siyasi sebeplerle yapıldığı iddiasına ilişkin ise kararda, bu kararın AK Parti’nin önerisi ile Genel Kurulda kabul edilmesiyle gerçekleştiği, bunun da içtüzüğe aykırı olmadığı tespitine yer verildi.
Anayasa’nın 83’üncü maddesine atıf yapılan kararda, yasama sorumsuzluğunun amacının, TBMM üyelerinin meclis çalışmalarında görevlerini yaparken söyleyecekleri söz ve düşüncelerinden ve belirtecekleri oylarından dolayı herhangi bir soruşturmaya uğramalarını önlemek olduğuna işaret edildi. Kararda, Güzel hakkındaki dosya içeriklerinin incelendiğinde, suç isnadına konu eylemlerin Meclis çalışmalarıyla ilişkisinin olmadığının açık olduğu belirtildi.
– Gizli tanık teşhis etti
Semra Güzel’in yasama dokunulmazlığının kaldırılması işlemi sonrasında delillerin takdirinin yargı organlarının yetkisinde olduğu aktarılan kararda, Yüksek Mahkemece yapılan incelemenin suçun unsurlarının gerçekleşip gerçekleşmediğine yönelik bir değerlendirme içermediği bildirildi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının soruşturma dosyalarına da değinilen kararda, PKK/KCK’nın deşifresine yönelik çalışmalar kapsamında 2018’de dinlenen bir gizli tanığın Güzel’i teşhis ettiği bilgisine yer verildi.
Gizli tanığın Güzel’in PKK’nın çatı yapılanması olan KCK’nın kadın yapılanmalarından TJA içinde yer aldığını, sonrasında PKK terör örgütünün sözde meclisi olan DTK içinde faaliyet yürütmeye başladığını, DTK’nın toplantılarına katıldığını, KCK’dan olan referansı sayesinde de milletvekilliğine aday gösterildiğini iddia ettiği, ayrıca fotoğraf üzerinden de Güzel’i teşhis ettiği belirtildi.
Kararda ayrıca, ölü olarak ele geçirilen bir teröristten çıkan not defterinde Güzel’e ait telefon numarasının yazılı olduğu, bir başka numaranın ise “terörizmin finansmanının önlenmesi hakkında kanuna muhalefet” suçundan dava açılan başka bir şahsa ait olduğu, Güzel’in bu numara ile çok sayıda görüşme kaydının tespit edildiği, ayrıca Güzel’in örgüt kamplarında çekilmiş fotoğraflarının ele geçirildiği anımsatıldı.
Yüksek Mahkemenin kararında, şunlar ifade edildi:
“Yasama dokunulmazlığının kaldırılması talebinden dava konusu kararların kabulüne kadar gerçekleştirilen davranışlar, dokunulmazlığın kaldırılmasına karar veren çoğunluğun tutumu, komisyonlar ve Genel Kuruldaki görüşmeler, dokunulmazlığın kaldırılmasına yol açan isnadın ağırlığı ve ciddiliği yönünden ileri sürülen gerekçeler ve ortaya konulan deliller ile kararların alınmasındaki usul ve süreç incelendiğinde dokunulmazlığın kaldırılmasının Anayasa’ya, kanuna ve TBMM İçtüzüğü’ne aykırı olmadığı anlaşılmıştır. Açıklanan nedenlerle yasama dokunulmazlığının kaldırılmasına ilişkin TBMM kararlarının iptalleri talebinin reddi gerekir.”